Öncelikle tüm Trabzonspor taraftarına, basın mensuplarına, eski ve yeni yöneticilere, dernek başkanlarına ve mesajları ile destek olan diğer takım taraftarı temiz futbol sevdalılarına teşekkür ederim. 1 haftadır inanılmaz bir ilgi ve teveccüh ile karşılaştım ama beni en çok sevindiren bir çok takım taraftarınında AHIMIZA olan inancıydı.
Bugün herkesin merak ettiği bir soruya cevap vermek istiyorum. Gazeteciler gibi bir çok insan ‘’ Fatih Terime karşı kimse soru bile soramazken, Sen nasıl buna cesaret ettin?’’ diye sordular. 4 bin yıllık bir medeniyetin doğduğu şehrin çocuğu olarak,İTİRAF EDİYORUM havalimanında yalnız değildim. Omuzlarımda taraftarımızı temsil etmenin yükü, arkamda ve gönlümde yüzbinlerce taraftarın ruhunu hissetmesem, belki bende buna cesaret edemezdim.
Şike davasının Yargıtay kararları ile sonuçlanmasıyla birlikte başlayan yeni temizlik operasyonuna uzun zamandır sessiz kalmıştık. Camiamızın bir çok sebepten dolayı fikir ayrılıklarında olmasıyla kutuplara ayrılmasıda cabasıydı. Umuyorum, tek başına yapmış gibi göründüğüm ama yüzbinlerce taraftarımız ile yaptığım bu protesto, camiamızda heyecan ve birlikte hareket etme içgüdüsünü tekrar ortaya çıkarır. Bu vesile ile Trabzonspor taraftarının haksızlıklar karşısında hırçın, öfkeli tavırlar sergilemesini kınayan malum medyanın anladığı şekilde konuşmamız gerektiği ortaya çıktı.
Bundan sonra yapılacak tüm protestolarda yüksek ses yerine yüksek kelimeler kullanılması kaçınılmaz oldu. Son olarak şunu herkesin bilmesini istiyorum. Ahımız yerde, alacağımız kimsede kalmaz. Söndü dediğiniz yerde alevlenir isyan ateşimiz. Asla vazgeçmez Trabzonsporlu. Vazgeçen haindir!